Ah Bu Töreler Seks Hikayesi 12. Bölüm! (Osman 30 Y., Konya / Türkiye)
Akşam yemeğini Remziye
ve kızıyla beraber yedik yine. Yarın gidecekler diye karım
üzülüyordu. Yemekten sonra da bir süre oturup sohbet ettik. Remziye de,
kızı Buse de çok neşeliydi. Özellikle Buse’nin neşesi hemen
belli oluyordu. Yemek boyunca Özge bana bakıp durmuştu. Geçen geceden
beri kendisini ihmal etmiştim. Onu yeniden özlediğimi hissettim.
Gece odamıza dönmeden önce
Remziye karımı kendi odasına çağırdı. Ben odaya
geçmiş televizyon izliyordum. Karım yarım saat sonra döndü. Elinde
naylon bir poşet vardı. Poşeti yatağın üzerine koyunca
içine baktım ve “Bunlar ne böyle?” dedim. “Ne bileyim, Remziye abla verdi.
Kendisi giymiyormuş, bana verdi!” dedi. Poşetin içindekileri
yatağın üzerine boşalttım. Gözüm hemen beyaz bir bikiniye
takıldı. Daha önce hiç giyilmediği belliydi. Bikiniyi elime
alıp karıma gösterdim ve “Şunu giysene!” dedim. Karım, “Tövbe
tövbe, o ne öyle, ben nasıl giyerim onu milletin içinde?” deyince, “Ne var
bunda, millet neler giyiyor, bir dene bakalım!” dedim.
Karımın üzerinde askılı uzun bir elbise vardı, geçen
gün mağazadan almıştım. Yürüdüğü zaman götü ve
kalçaları belli oluyordu. Giymemekte ısrar etmişti ama ben
giymesini istediğim için mecbur kalmıştı. Askılarından
tutarak elbiseyi ayağından çıkardı. Altında minik
sarı bir külot ve üzerinde dantelli, ince bir sutyen vardı. O anda
canım karımı çekti. Karım külot ve sutyenini de
çıkarınca amı ve memeleri ortaya çıktı. Vücudunda mayo
izi belli oluyordu bariz şekilde. Güzelce yanmış,
bronzlaşmıştı. O böyle soyunup bikiniyi giyerken benim
yarağım yavaş yavaş kalkıyordu. Karım bikiniyi
giydi. Beyaz bikini çok yakışmıştı, biraz dar
geliyordu hatta. Memelerinin uçları bikininin altından belli
oluyordu. “Hadi şöyle odanın içinde biraz dolaş!” dedim. Yürüdüğü
zaman götü sağa sola sallanıyordu, bikini götünü sıkıyordu.
“Çok güzel oldu, yarın giyersin havuzda!” dediğim zaman, “Tövbe
tövbe, delirdin mi sen?” dedi.
Torbanın içindekileri karıştırmaya devam ettim. Mini bir
etek, ip askılı bluzlar, karımınki gibi ince uzun bir elbise
vardı. Ayrıca iki tane de tanga külot vardı. Hepsinin etiketi
üzerindeydi. En altta ise müthiş bir şeyle
karşılaşmıştım, bu da bir bikiniydi, sarı
renkliydi. Ama üzeri üçgen şeklindeydi ve kadın bunu giydiği
zaman anca memelerinin uçlarını kapatırdı, altındaki
parçası da tanga şeklindeydi. Karıma bu bikiniyi gösterince, “Tövbe
tövbe, bu kadın dul kalınca aklı gitmiş. Bu ne böyle? Böyle
şey giyilir mi?” dedi. “Sen benim için giymez misin?” diye sorunca, “Senin
için tabii giyerim, ama millet içinde olur mu böyle şey?” dedi. “Bunu da
giysene!” dedim. Önce istemedi, ama daha sonra üzerindeki bikiniyi
çıkarttı, onu giydi. Dediğim gibi üst parçası meme
uçlarını anca kapatmıştı, altındaki tanga ise
götünün arasında kalmış, amını anca kapatıyordu. Hatta
kapatmıyordu bile. Karımın kasıkları belli oluyor,
amının izi dar gelen tanganın üzerinde belli oluyordu. Karım
aynada kendine bakarak sağa sola dönüyor, “Tövbe tövbe!” diyerek,
başını ters ters sallıyordu. Sonra bana, “Oldu mu?” diye
sorunca, “Çok güzel, benim için giyersin sonra!” dedim.
Karıma külotları da gösterip, “Bak seninkilerden!” deyince, “Tövbe
tövbe!” diyerek başını çevirdi yine. Karımı sikmek
için yanıyordum, “Elbiseni tekrar giysene!” dedim. Bikiniyi üzerinden çıkarttı. Remziye’nin
verdiği tangalardan birini uzattım, “Şunu giy!” dedim.
Tanganın etiketini sökerek giydi. Tam olmuştu, tanganın
arkası götünün arasına iyice girmişti. Az önce
çıkardığı sutyeni taktı ve
çıkardığı elbiseyi tekrar giydi. “Şimdi de türbanını
takıp, pardesünü giysene!” dedim. Karım, “Ne gerek var şimdi?”
dediğinde, “Ya, sen dediğimi yapsana!” dedim. Komodinin içindeki
siyah bonesini taktı ve parlak kırmızı desenli
türbanını başına bağladı. Türbanın
altından beyaz koynu görünüyordu. Daha sonra dolabı açıp, içine
astığı krem renkli uzun pardesüsünü giydi, düğmelerini
ilikledi. Ayağına topuklu ayakkabılarını da ben
giydirdim. Karım bu haliyle bana çok seksi görünmüştü.
Hemen yanına yanaştım ve dudaklarından, yanaklarından
öpmeye başladım. Beline sarılmıştım,
karımın elleri sırtımda dolaşıyordu. Bana sürekli
fısıldar gibi, “Seni çok seviyorum, seni çok seviyorum!” deyip
duruyordu. Elimi pardesünün üzerinden götüne attım, götü
yumuşacıktı. Götünde sadece minik bir tanganın
olduğunu düşünmek beni daha çok azdırıyordu. Götünü
avuçladıkça karımın nefes alışları da değişmişti,
hızlı hızlı nefes alıp veriyordu, boynumu öpüyordu
devamlı. Birbirimize kenetlenmiştik. Memelerine elimi atınca
karımın sayıklamaları da çoğalmıştı.
Önünde diz çöktüm, pardesünün birkaç düğmesini açtım,
başımı elbisesinin içinden soktum. Bacaklarını,
kalçalarını öpmeye, emmeye başladım. Karım elbisesinin
üzerinden başımı okşuyordu. Kasıklarını
emiyordum, parmağımla tangasının üzerinden amına
baskı yapmaya başladım. Amı tangada iz
yapmıştı. Parmağımı hafif hafif içine sokar gibi
yapıyordum. Karım her seferinde inleyerek aldığı zevki belli ediyordu.
Minik tangayı yavaş yavaş sıyırarak bacaklarından
çıkarttım. Şimdi amı tam karşımdaydı. İlk
dil darbelerimle birlikte karım başımı elbisesinin
üzerinden daha kuvvetle sıkmaya başladı. Dilim amının
içlerine girdikçe amı sulanmaya başlamıştı.
Parmağımı içine sokarak yavaşça gidip gelmeye
başladım. Karım kendini kasıyordu, inlemesi de
artmıştı. Bacaklarını biraz daha açtım.
Diğer elimin orta parmağını arkadan göt deliğine
sokmaya başladım. Şimdi biri amında, diğeri götünde
iki parmağım çalışıyordu. Karım
başımı okşamaya ve inlemeye devam ediyordu. Parmaklarımı
daha hızlı sokup çıkartmaya başladım. Her iki
parmağım da alev alev yanıyordu. Karım yerinde sallanmaya
başlamıştı, yüksek topuklularıyla sağa sola
adım atıyordu. Nefessiz kalmış gibiydi, inileyerek bir süre
sonra boşaldı. Parmaklarımı amından çıkardım.
Doğrularak ayağa kalktım. Dizlerim
ağrımıştı. Karımın yüzünden
aldığı zevki görebiliyordum. Bana sıkıca
sarıldı ve “Seni çok seviyorum!” diyerek boynumu öpmeye
başlamıştı. Terlemişti, yanaklarından akan
gözyaşları boynumu ıslatmıştı. Ona, “Şimdi
sıra sende!” dediğim zaman, “Tamam!” diyerek, sikişmeye
hazır olduğunu belli ediyordu. Birşey dememe gerek kalmadan
kendisi önümde çömeldi, üzerimdeki külotumu kendisi sıyırıp
çıkardı. Yarağım kalkık bir haldeydi. Ağzına
aldı ve yalamaya başladı. Evlendiğimizden beri karım
sikiş konusunda ilerleme kaydetmişti. Daha düne kadar kendi halinde,
evden dışarı pek çıkmayan, kendine ait küçük
dünyasında yaşayan, türbanlı, tutucu bir ev hanımıyken,
şimdi yarağımı aynen sabah Remziye nasıl
yalıyorsa öyle yalıyordu. Kendimi kaybetmiş gibiydim,
başını okşuyordum. Karımın yalamaları, dil darbeleri
beni zevke boğuyordu. Neredeyse ağzına patlayacaktım, ama
bunu yapmak istemiyordum. “Tamam, yeter, hadi tamam!” diyerek onu
omuzlarından sarstım. Karım yarağımı
bırakmak istemiyor gibiydi. Doğruldu ve kalktı, “Ay, anam anam,
belim ağrıdı!” diyerek belini ovalıyordu.
Sıra sikiş faslına gelmişti. Yataktan tutunarak destek
almasını ve domalmasını söyledim. Dediğimi hemen
yaparak domaldı, ben de arkasına geçtim. Pardesüsünü ve elbisesini
beline sıyırınca, ıslanmış amı ve
terlemiş götü açığa çıktı. Karımı götünden
sikmek istiyordum. Yarağımı sıvazlayarak yavaş
yavaş göt deliğine bastırmaya başladım. “Ufff,
ağhh, ayy!” diyerek biraz kendini ileri çekti. Kalçalarından
sıkıca tuttum, onu bırakmak istemiyordum. “Ayy, böyle
acıyor, biraz krem sür ne olur!” diyordu. Onu kırmak istemediğim
için banyoya girip yarağıma biraz şampuan döktüm. Geri gelip
yarağımı sıvazlayarak yavaşça götüne bastırmaya
başladım. Bu sefer karım ses çıkartmaz olmuştu. Yarağım
bastırdıkça daha çok götüne giriyordu. Karım ise, “Ağhh,
ayy, ımm!” diyerek götünün sızladığını
söylüyordu. “Amma naz yaptın birtanem!” deyip, götünde gidip gelmeye başladım.
Her seferinde daha hızlı girip çıkıyordum. Bir süre
acıları azalsın diye götünde bekledim. Ardından yeniden
hızlı hızlı götünde çalışmaya devam ettim.
Karım her seferinde ıhılayarak başını sağa
sola oynatıyordu. Bacaklarını iki yana iyice açmış,
yatağa iyice eğilmişti. Aynadan yine kendimizi görebiliyorduk. O
sırada aklıma neden bu sikişlerimizi kameraya kaydetmiyoruz
düşüncesi geldi. Bir sonraki sefere mutlaka bunu yapacaktım.
Karımın götüne daha çok bastırıyordum, o da acı
çekmeyi bir kenara bırakmış, götünü bana doğru
bastırır olmuştu. Ihılamayla karışık inliyordu.
Göt yanakları yarak darbelerimle titriyordu. Büyük zevk alıyordum.
Daha çok pompaladıkça odayı sikişimizin sesleri ve zevkten
çıkardığımız inlemeler doldurmuştu. Karım
sürekli ıhılayıp inliyor, bir taraftan da, “Devam et, devam et!”
deyip duruyordu. Karımın götünde ne kadar
kaldığımı bilmiyorum ancak bir süre sonra götüne
sarsılarak boşaldım. Biraz daha götünde kaldıktan sonra
çıktığım zaman karımın götünden hafif bir osuruk
sesi geldi. Göt deliği artık iyice açılmıştı.
Karım yavaşça doğruldu ve “Ay, birdaha kremsiz yapma ne olur,
acıyor böyle!” dedi. “Bakıyorum da, sen de götten sikilmeye
alıştın artık!” dedim. “Ne yapayım, sen istiyorsun!”
dedi, sonra da hafifçe kızararak, “Böyle de zevk alıyorum!” diye
ekledi. Karımla bir posta daha sikişmek istiyordum, ama bugün için bu
kadarı yeterli dedim. Karım da üzerindekileri çıkartmaya
başlamıştı. Birlikte duşa girdik ve güzelce
yıkandık. Karım yatağa girip uyurken, ben balkonda sigara
içtim. O sırada telefonumu alıp Özge’ye mesaj yazdım, “Uyudun mu?”
diye. Mesajıma hemen cevap yazmıştı, “Hayır!” diye.
“Yanına geleyim mi?” diye yazdım. “İster gel, ister gelme!” diye
bir mesaj yazdı. Karıma baktım, sikişmenin ardından
mışıl mışıl uyuyordu.
Yavaşça odadan çıktım. Saat gece 01’e geliyordu.
Aşağı kata inip Özge’nin kapısını
tıklattım. Bir dakika kadar bekledim belki de.
Açmayacağını, bana küstüğünü düşünüyordum ki, o anda
kapı açıldı. Yavaşça içeri girdim. Üzerinde minik pembe bir
şortla, ip askılı bir bluz vardı. Altında sutyeni
yoktu. Bana surat yapıyordu. Bütün konuşma taleplerimi geri
çeviriyordu. Sonunda ağzındaki baklayı çıkardı, “Bir
saat önce, anneme bir şey söylemek için kapınızın önüne
geldim...” dedi. “Eee?” deyince, “Annemin inlemelerini duydum, ben de
geri döndüm!” dedi. Ben annesini sikerken buna kulaklarıyla şahit
olmuştu ve bu durum moralini bozmuştu. “O senin annen, ama aynı
zamanda benim karım, onu sikmem çok normal!” dedim.
Özge söylediklerimi dinlemiyordu bile. O anda daha önce Özge ile sadece
sikiştiğimi, ama sevişmediğimi anladım. Onu sadece
götünden sikiyordum, oysa annesi veya teyzesi gibi sevişmemiştim.
Hemen yatağa oturdum, onu da kucağıma oturttum.
Yumuşacık götünü hissettim. Askılı bluzunu yukarı
sıyırınca açığa çıkan iri ve dolgun memelerini
öpmeye, emmeye başladım. Özge yelkenleri suya indirmişti.
Saçlarımı okşamaya başladı. Memelerini emdikçe, meme
uçları şişmeye, büyümeye başlamıştı. Elimi
şortunun içine soktum, altına külot giymemişti, amını
ovalamaya başladım. Memelerini dakikalarca emdim, emdim;
amını da ovalayıp duruyordum. İnlemeleri odayı
dolduruyordu. Sonunda Özge dayanamayıp elim amının üzerindeyken
boşaldı. Hızlı hızlı nefes alıp veriyordu,
kalbinin atışlarını duyabiliyordum. Bu arada
yarağımdan akan sıvılar şortumun önünü
ıslatmıştı. Yarağım kalkıktı, soyundum.
Özge’nin gözü sürekli yarağımdaydı.
Amındaki elim ıslanmıştı, banyoya geçerek elimi
güzelce yıkadım. Daha sonra Özge ile birlikte duşun altına
girdim, birbirimizi güzelce yıkadık. Özge şimdi çok mutluydu,
bana sürekli, “Seni seviyorum!” deyip duruyordu. Duşun altında elini
yarağımdan bir an olsun çekmedi. Duştan sonra kurulandık.
Yatağa sırt üstü uzandım ve “Üzerime ters uzan!” dedim. Onunla
69 çekmek istiyordum. Özge dediğim gibi yapınca tam
karşısında yarağımı bulmuştu. “Hadi yalamaya
başla!” dememle beraber, iştahla yarağımı
ağzına aldı. Ben de bu arada dilimi amının derinliklerine
sokmakla meşguldüm. Dilim amının diline değdikçe Özge
inleyerek yarağımı yalamaya devam ediyordu. Özge’nin amı
epey sulanmıştı. Götünün yanaklarını iki yana iyice
açıp, göt deliğini ortaya çıkardım. Orta
parmağımla götünde gidip gelmeye başladım. Özge’nin göt
deliği artık kolaylıkla parmağımı içine
alıyordu. Götünde parmağımla çalışmaya
başladım, sokup çıkartıyor, parmağımı içinde çeviriyordum.
Özge iki eliyle yarağımı kökünden tutmuş,
boğazına kadar sokup çıkartıyordu. Yarağımın
kafasına dili değdikçe müthiş zevk alıyordum. Bıraksam,
Özge bu pozisyonda sabaha kadar yarağımı yalayabilirdi. Göt
yanaklarını hamur gibi yoğuruyordum. Aynı annesi gibi mayo
vücudunda iz yapmıştı. Götü bembeyazdı, o
beyazlığın içindeki kara delik gibi duran götünü sikmenin
zamanı gelmişti. Özge’nin götüne birkaç şaplak attım, “Hadi
bu kadarı yeterli!” dedim. Özge yarağımı bıraktı ve üzerimden kalktı.
Onu yatağa sırt üstü uzandırdım ve geçen
yaptığım gibi belinin altına yastık koyarak götünü
havaya kaldırdım. Dizlerimin üzerine çöktüm, onu kendime çektim ve
bacaklarını dizlerinden çaprazladım. Özge, “Beni geçen sefer
olduğu gibi sikmeni istiyorum!” dedi. Geçen sefer yastığı
ısırmak zorunda kalmış ve gözlerinden yaşlar
akmıştı. “Sen merak etme!” dedim ve yarağımı
tutarak kafasını göt deliğine soktum. İçine kolayca
girmişti. Kalçalarına bastırarak öne doğru yüklendim,
yarağım yavaş yavaş götüne giriyordu. Bu sırada Özge’nin
acı inlemeleri başlamıştı. Öbür yastığı
alarak ağzına soktu ve ısırmaya başladı. Ben de
daha büyük bir güçle götüne pompalamaya başladım. Yarağım
köküne kadar götüne girdiği zaman, Özge yastık ağzında feryat ediyordu.
Kalçalarına bastırarak abandım, büyük bir güçle kendimi ileri
doğru atıyor ve götüne girip çıkıyordum. Yatak gacır
gucur sallanıyordu. Özge’nin ayakları başının iki
yanında sallanıp duruyordu. Yastık ağzında, bir eliyle
yastığı tutarken, diğeriyle yataktan destek almaya
çalışıyordu. Yarağım artık götünde daha rahat
hareket eder olmuştu, götünün sıvıları ile
ıslanmıştı yarağım. Ama Özge boğuk sesler
çıkartmaya devam ediyordu. Az önce annesini götünden sikerken şimdi
de kızını götünden sikiyordum. Kendimi kaybetmiş gibiydim,
Özge altımda kayıyordu. Yatağın çarşafı
altında iyice toplanmıştı ve Özge yatak başına
doğru kaymıştı. O sırada ‘Donk!’ diye bir ses yükseldi,
Özge’nin kafası yatak başına çarpmıştı.
Ardından birkaç tane daha, ‘Donk donk!’ sesi geldiğinde ben de
kendime gelmiştim. Özge eliyle bana başını işaret
ediyordu, biraz yavaşlamamı istiyordu.
Götünden çıktım ve onu yatağın ortasına kadar
kalçalarından tutarak çektim. Göt deliği açık bir haldeydi,
yarağımı yeniden sokunca kolayca girdi. Yeniden abanarak sikmeye
başladım. Götünden çıktığım iyi olmuştu.
Böylece boşalmadan önce bir süre daha götünde gidip geldim. Ama sonunda
büyük bir hazla götüne patladım. Özge altımda iki büklüm, terden
sırılsıklam bir haldeydi. Biraz daha kaldıktan sonra
götünden çıktım. Göt deliğinin ağzı
kızarmıştı. Götünün ortasında kara bir çukur vardı
sanki. Yanına uzandım. Özge de ağzındaki
yastığı çıkarmış, derin derin nefes alıyordu.
Birbirimize sarıldık. O halde uyumuşuz.
Uyandığım vakit saat 06’ya geliyordu. Özge yanımda çırılçıplak
yatıyordu. Onun üzerine battaniyeyi örttüm. Üzerimi giyindim ve sessizce
odadan çıktım. Odama döndüğüm zaman karım uyumaya devam
ediyordu. Hemen soyunup yatağa girdim, uyudum. Karım sabah erkenden
beni uyandırdı. Sinirli bir hali vardı, “Gece tuvalete
kalktığım zaman yanımda yoktun?” dedi. “Uykum gelmeyince
biraz bahçeye çıktım!” dedim. İnanmamış gibi bir hali
vardı. Ayrıca uzun eteğini ve uzun kollu bluzunu giymiş,
başını türbanıyla bağlamıştı. “Neden
böyle giyindin?” diye sorunca, “Ben istemiyorum mayo falan giymek. Sen bir şeyler çeviriyorsun!” dedi.
Bunu söylediği zaman yüreğime bir korku düştü.
Yaptıklarımı öğrenmesinden korkuyordum. Kendisine dil
dökmeye, yeminler etmeye başladım. Bir süre sonra kahkahalar atmaya
başladı ve “Şaka yaptım, benim
yakışıklı kocam! Ben biliyorum seni! Senin öyle şeyler
yapmayacağını biliyorum!” dedi. Yüreğim ağzıma
gelmişti. “Ee, neden böyle giyindin?” diye tekrar sorunca, “Seni
kandırmak için!” dedi. Ben halen yataktaydım. Karımı
tuttuğum gibi kendime çektim. “Ay, ne yapıyorsun?” demesine kalmadan,
elimi eteğinin altından soktum. Kalçalarını avuçluyordum. Elim
götüne geldiği zaman altına dün akşamki minik tangayı
giydiğini anladım. Tangasını bacaklarından
sıyırarak çıkarttım. Karımı yatağın
üzerine çıkarttım, yatağın üzerinde ayakta duruyordu.
Yavaş yavaş yüzüme doğru oturmasını söyledim.
Eteğini beline sıyırarak dediğimi yaptı, işer
gibi çömeldi ve sonunda amı ile ağzım karşı
karşıya geldi. Dilimi çıkartarak amını yalamaya başladım.
Karım hafiften inlemeye başlamıştı. Ellerini
dizlerinin üzerine koymuş, o şekilde duruyordu. Bir iki sefer
dengesini kaybedip düşecek gibi oldu, “Yatak başından tutun!”
dediğim zaman, iki eliyle sıkıca tutundu. Ben amına dil
darbeleri attıkça, daha çok inler hale gelmişti, amı da epey
sulanmıştı. Karımın inlemeleri içeriyi
doldurmuştu. Ağzım amında çalışırken
yarağım da kalkmıştı bu ara. Elimle
yarağımı sıvazlıyordum. Daha fazla dayanacak halde
değildim. Karıma, “Hadi yarağımın üzerine otur!”
dediğim zaman, yatak başından destek alarak doğruldu. Eteğini
başından çıkartacakken, “Gerek yok, hadi otur artık!” diye
direttim. “Tamam!” diyerek geriye gitti, külotumu kendisi çıkarttı.
Ardından eteğini tekrar beline sıyırarak
yarağımı tutup amına soktu ve oturdu.
Bu şekilde tamamen amına girmişti yarağım. Şimdi
üzerimde ileri geri hareket etmeye ve sallanmaya başladı. Aynı
zamanda hafif hafif hopluyordu. Büyük zevk aldığını
görebiliyordum. Elleriyle göğsümden destek almış, hafifçe öne
eğilmişti. Ben de onu belinden tutarak, yavaşça alttan
pompalamaya başladım. Karım yarı baygın gibiydi. Bluzunu
kaldırınca altındaki ince dantelli sutyenli memeleri ortaya
çıktı. Göğsümden destek almayı bırakmış, iki
eliyle memelerini avuçluyor, sıkıyordu. O sırada ben onu
belinden tutmaya ve alttan pompalamaya devam ediyordum.
Karım sürekli inledikçe ben de çok zevk alıyordum. Karım sutyeninin içine ellerini sokarak memelerini avuçladı, ardından sutyeni aşağı sıyırdı, koca memeleri öne doğru sallandı. Onu kendime doğru çektim, götünü biraz havaya kaldırdım. Bu şekilde alttan daha büyük bir güçle amına pompalamaya başladım. Karımın başındaki parlak
kırmızı türbanı yüzüme değiyor, bana daha büyük bir zevk veriyordu. Çıkardığı memeleri göğsüme değiyordu. Daha çok pompaladıkça karımın sayıklamaları, inlemeleri de çoğalmıştı. Sabah sabah güzel bir sikiş
yaşıyordum karımla. İkimiz de zevkin doruklarına çıkmıştık ve aynı anda sarsılarak boşaldık. Karım kendini üzerime bırakmıştı, hızlı
hızlı nefes alıp veriyordu. Ben de altta kalmış, terlemiştim. Kalbim hızlı hızlı atıyordu. Bir süre daha böyle kaldık. Ardından karım yavaşça doğruldu ve üzerimden kalktı.
Birlikte banyoya geçerek güzelce yıkandık. Banyodan çıkınca, karım dün Remziye’nin kendisine verdiği beyaz bikiniyi giydi. Ben şaşırmıştım, “Ee, hani giymeyecektin?” diye
sorunca, “Benim canım kocam ister de ben giymem mi!” dedi. Üzerine de dün giydiği uzun elbiseyi giydi. Beraber kahvaltıya indiğimizde, Remziye ve Buse de masalarında kahvaltılarını
yapıyorlardı...
[Osman]
|