Ah Bu Töreler Seks Hikayesi 13. Bölüm! (Osman 30 Y., Konya / Türkiye)
Remziye bizi görünce masalarında yer gösterdi, “Birazdan yukarı çıkıp
bavullarımızı hazırlayacağım!” dedi. Remziye her
ne kadar açık saçık giyse de, karım ona alışmıştı.
Otelde diğer müşteriler hep yabancı olduğundan, sadece Remziye
ile konuşabiliyordu. Karımın giydiği elbisenin üzerinden
içine giydiği beyaz bikininin askıları görülüyordu. Remziye
karıma, “Aşkım, dün gece verdiklerimi deneyebildin mi?” deyince,
karımı bir öksürük tuttu. Ben karımın sırtına
vururken, Remziye gülümsüyor, ara ara bana bakıyordu. Buse ise annesinin bu
sözlerinden rahatsız olmuş gibiydi. Kahvaltıdan sonra ben
karımla şezlonglara uzanırken, Remziye ve kızı
odalarına bavullarını toplamaya gittiler.
Biz güneşlenirken Özge ve Esra da yanımıza gelmişlerdi.
Karım halen üzerinde elbisesi ile oturuyordu. Karım, Remziye için,
“İyi bir kadın, ama biraz edepsiz!” dedi. Ben ve kızlar bir süre
havuza girdik. Özge herzamanki gibi havuzun kenarına tutunup, kendi
kendine bir batıp bir çıkıyordu. Öğleye doğru
yanımıza Remziye ve Buse geldi, bizimle vedalaştılar.
Karım üzülmüş, hatta biraz ağlamıştı, duygusal
bir yapısı vardı. Remziye ve Buse, ayrı ayrı, bana
bakışlarıyla işaret veriyor gibiydiler.
Yemekten sonra karımla şezlongda uzanmaya devam ettik.
Karımın sıkıntılı bir hali vardı. “Ne oldu?”
dediğim zaman, “Şey, bu elbiseyi çıkartacağım, ama
altında Remziye ablanın verdiği açık mayo var!” dedi.
“Biliyorum, ee, ne olmuş?” dedim. “Utanıyorum!” dedi. “Utanmana gerek
yok, bak herkeste var!” dedim. Utana sıkıla şezlongdan
kalktı ve üzerindeki elbiseyi çıkardı. Altında beyaz bikini
ile kaldı. Bikininin üstü memelerini sıkmıştı, meme
uçları olduğu gibi belli oluyordu. Alt tarafı da götünü
sarmış, götünün yarığı beyaz bikininin altında
belli oluyordu. Özge ve Esra, annelerini bu şekilde görünce çok
şaşırdılar. Özge, “Anne bunu nereden buldun?” deyince, “Ben
aldım!” dedim. Remziye’nin verdiğini bilmiyordu tabii. Özge
cevabıma bozulmuştu, annesi ise birşey demiyordu. Esra,
“Yakışmış benim güzel anneme, ama biraz küçük gibi...”
dedi. Karım kızının bu sözünden utanmış gibiydi.
Esra, “Ben de isterim! Sen giyiyorsun da, ben neden giymeyeyim?” diye diretti
bu sefer. Karım kızarmış bir yüzle yerinde oturuyordu. Özge
de annesine sert sert bakıyordu bu ara. “Tamam, size de alırım, merak etmeyin!” dedim.
Öğleden sonra hep birlikte geçen günkü mağazaya gittik. Kızlar
kendilerine birer bikini beğendiler. Otele döndük. Havuzun kenarında
ikisi de bikinileri ile endam ediyorlardı şimdi. Bikini Özge’ye çok
yakışmıştı. Mavi, beyaz desenli bir bikiniydi.
Dördümüz birden akşam serinliğinde havuza girdik. Karıma,
“Sırtıma tutun!” dedim. Ben yavaş yavaş yüzerken, o da
arkamda dediğim hareketleri yaparak dengesini sağlamaya
çalışıyordu. Akşam yemeğinden sonra yapılan
animasyon gösterisini izledik. Gece karım Remziye’nin verdiği
sarı bikiniyi giyindi. Bu haliyle yarağımı tavan
yaptırmıştı. Odanın içinde salına salına
yürümesini istediğim zaman, götünü kıvıra kıvıra
yürüyordu. O anda tombul göt yanaklarına sağlam bir şaplak
attım. Götü kızarmıştı, “Ayy, ne yapıyorsun!”
diyerek bana tepki gösterdi, ama onu dinleyecek durumda değildim.
Onu omuzlarından iterek yatağa fırlattım, “Ayy, delirdin mi
sen!” diye söyleniyordu. Üzerimdekileri çıkardım,
yarağımın kalktığını gören karım, “Ayy,
senin de aklın fikrin sikişte!” dedi. “Senin değil mi?”
dediğim zaman, utanarak başını öbür tarafa çevirdi.
Üzerindeki iki parça bikiniyi çıkardım ve amına yumuldum.
Karım yatakta sırt üstü uzanmış, bacaklarını
havaya kaldırmıştı. İnlemeye
başlamıştı. Amını yaladıkça sulanmıştı.
Dilimi amının derinlerine sokmaya çalışıyordum. Bir
süre bu şekilde amını yaladıktan sonra dizlerinin üzerinde
domalttım. Arkasında yerimi alıp, göt yanaklarını ayırdım.
Ortada kara bir çukur gibi duran göt deliğine dilimi değdirdim.
Karım, “Uhh, ımm!” diyerek inlemeye başlamıştı
yeniden. Terli götünün içine dilimi soktukça karımın
çıkardığı sesler artıyordu. Bu kadarı yeterli dedim kendi kendime.
Karımı tekrar sırt üstü uzandırdım ve misyoner
pozisyonunda bacaklarının arasına girerek amına
yarağımı soktum. Karım derin bir “Iğhhh!” sesi
çıkardı. Amının içinde hızlı hızlı
gidip gelmeye başladım. Karım sırtımı
okşuyordu bu arada. Sürekli gözleri kapalı halde inliyordu.
Ayakuçlarımdan destek alıyordum, her seferinde kendimi öne doğru
attıkça, yarağım da taşaklarıma kadar amına
giriyordu. Koca memeleri vücudumun altında kalmış,
sallanıyordu. Amında gidip gelirken memelerini emmeye,
uçlarını ısırmaya başladım. Karım şimdi
daha büyük zevk alıyordu, inlemeleri çoğalmıştı.
Birkaç dakikadır bu şekilde onu sikiyordum, ama benim boşalmaya niyetim yoktu.
Amından çıktım ve bacaklarını tutup omzuma attım.
Bu şekilde amına girdim. Kasıklarım kalçalarına
çarpıyordu. Karımın memeleri hop hop sallanırken iki eliyle
memelerini tuttu, ben de belinden tutmuş onu kendime çekiyordum. Her bir
yarak darbemle karım ileri doğru fırlıyordu. “Ağhh,
uğhh, ımm, devam et, ağhh, devam et!” sözlerini
tekrarlıyordu sürekli. Bu pozisyonda da bir süre devam ettikten sonra
karımın amına hışımla boşaldım.
Karım beni zevkin doruklarına çıkarmıştı.
Amından çıkarak yanına uzandım, o da başını
göğsüme koydu. İkimiz de hızlı hızlı nefes
alıp veriyorduk. Ter içinde kalmıştık. Bir süre sonra ikimiz
de tatlı bir uykuya daldık.
Gecenin bir vakti uyandığım vakit, kolum karımın başının
altında kalmıştı. Onu uyandırmamaya
çalışarak kolumu altından çektim. Kolum uyuşmuştu,
yataktan kalkıp kolumu havada sallamaya başladım. Yavaş
yavaş kolum kendine geldi, tuvalete gidip çişimi yaptım. O
sırada telefonumda ışık yanıp sönüyordu, mesaj
gelmişti. Mesaj Özge’den gelmişti, “Bu gece gelmeyecek misin?” diye
yazıyordu. Mesaj saat 01:30’da gelmişti. Oysa şimdi saat neredeyse 04:00 olmuştu.
Bir ihtimal belki daha uyumamıştır diyerek Özge’ye, “Geliyorum!”
diye mesaj yazdım; hemen cevap geldi, “Bekliyorum!” diye. Karım
horlayarak uyuyordu. Yavaşça odadan çıktım, merdivenlerden
inerek Özge’nin kapısına geldim. Koridorlarda gece lambaları
yanıyordu, etrafta kimse yoktu. Kapısını
tıklattım, kapı yavaşça açıldı. İçeriye
girdim. Özge kapının arkasında kalmıştı. Üzerinde
aldığım bikini vardı. “Nasıl olmuşum?”
dediği vakit, hemen dudaklarından öpmeye başladım. Beline
sarılmış, onu kendime çekiyordum. Bu arada ona, “Fazla
zamanımız yok, annen uyanabilir belki!” dedim. “Tamam, anladım!”
diyerek üzerindeki iki parça bikiniyi çıkardı. Önümde
çırılçıplak duruyordu. Ben de hemen soyundum. Çıplak halde
tekrar dudaklarımız birleşti. Özge’nin elleri sırtımda
dolaşırken, ben de götünü avuçlamıştım. Yarağım kazık gibi olmuştu.
Özge birden kulağıma fısıldayarak, “Beni amımdan
sikmeni istiyorum, beni kadın yapmanı istiyorum, lütfen,
yalvarırım!” demeye başladı yeniden. Kendini kaybetmiş
gibiydi, “Arkadaşlarımın çoğu nişanlandı,
evlendi. Onlar çoktan kadın oldular, ama ben halen kız oğlan
kızım. Dayanamıyorum, lütfen!” dese de, bunu elbette
yapmayacaktım. “Olmaz, hayır olmaz!” diyordum sürekli. Onu
yatağa yüz üstü uzandırdım, karnının altına bir
yastık koyunca, götü tümsek gibi belirdi. Özge halen, “Amımı
sik, beni kadın yap!” diye dursun, ben göt yanaklarını iki yana
iyice açtım ve ortada beliren göt deliğine yarağımı
yavaş yavaş sokmaya başladım.
Biraz zorlansam da sonunda yarağımın kafası içine
girmişti, yarağımı içine doğru bastırdım bu
sefer. Artık götündeydim yine. Bu sırada Özge ağlıyordu.
Kendisini amından sikmediğim için ağlıyordu. Bununla
beraber götüne giren yarağım da onu zorlamaya
başlamıştı. Her seferinde daha büyük bir güçle götüne
pompalıyordum. Yatağın ortası çukur gibi olmuştu,
yatak sallanıp duruyordu. Özge şimdi ağlamayı
bırakmış, “Ağhh, ığhh, ağhh!” diyerek,
acıyla karışık inliyordu. Götü artık
açılmıştı, içinde kolayca gidip geliyordum. Birkaç dakika
onu böyle siktikten sonra götünün içine boşaldım.
Üzerine yığılıp kaldım. Sırtını
okşuyor, öpüyordum. Götünden çıkarak yanına uzandım. Nefesi
kesilmiş gibiydi. Bir süre sonra kendine geldi. Başını
göğsüme dayayarak konuşmaya başladı, “Bugün
arkadaşım aradı, nişanlısıyla ilişkiye
girmişler, artık bir kadın oldum deyip duruyordu telefonda!”
dedi. “Arkadaşın sana bunları mı anlatıyor?”
dediğimde, bana baktı ve “Bazen kızlarla kendi aramızda
böyle konuşuruz!” dedi. “Peki, sen onlara birşey anlatıyor
musun?” diye sorunca, bana ters ters baktı ve “Ben onlar gibi
değilim, onlar anlatır ben de dinlerim! Hem zaten benim anlatacak
birşeyim hiç olmadı, kalkıp seni de anlatacak değilim ya!”
dedi. “Hımmmm! Vay be!” dediğimde, “Ne oldu?
Şaşırdın mı?” dedi. “Evet, böyle birşey
aklıma bile gelmezdi!” dedim, sonra, “Kimmiş bu arkadaşın?”
diye sordum, merak etmiştim. “Sen tanımazsın, Semanur
adında Liseden bir arkadaşım!” dedi. Bir süre daha birlikte
uzandık, daha sonra ben toparlandım ve çıktım.
Odaya döndüğümde karım halen uyuyordu. Yanağından öptüm, kendine gelir gibi oldu, bana sokuldu, ona sarılarak yattım, uyudum...
[Osman]
|