Ah Bu Töreler Seks Hikayesi 61. Bölüm! (Osman 30 Y., Konya / Türkiye)
Sabahın erken bir saatiydi,
ortalık henüz aydınlanmaya başlıyordu. Şarabın
etkisiyle deliksiz bir uyku çekmiştim. Karım yanımda,
ağzı açık, horlayarak yatıyordu. Sıcacık vücuduna
sarıldım. Nefes alış verişlerini hissediyordum. Bir süre
öyle kaldım, ama uyku tutmuyordu bir türlü. Kalktım, balkona
çıktım. Güneş yeni doğuyordu, sabahın serinliğini
hissettim iliklerime kadar.
İçeri geçince televizyonun önündeki telefonumun
ışığının yanıp söndüğünü fark ettim. Ya
yanıtsız çağrılarda yada mesaj geldiğinde böyle
yanıp sönerdi. Telefonu sikişten önce sessize
almıştım. Baktığımda bir sürü mesaj olduğunu
gördüm. Hepsi Özge’den gelmişti. Karım halen yatıyordu. Tek tek
açıp okumaya başladım mesajları. Bazı harfleri
atlamıştı Özge yazarken, ama ne dediği açık seçikti:
“Beni artık sevmiyorsun, aklında sadece annem var. Ama ben senin için
yaşıyorum. Aklım hep sende!”. “Senin karın
olacağım günü hayal ediyorum hep!” Bir başka mesajda şöyle
yazmıştı: “Evlendiğimiz gün seni dünyanın en mutlu
erkeği yapacağım. Amımın tadına o gece defalarca
bakacaksın!”. Bir diğerinde, “Bana bu dünyada senden başka
hiçbir erkeğin eli değmeyecek!” diye yazmıştı.
Özge aklını benle bozmuştu. Bu mesajları annesi görse
kıyamet kopardı. Nasıl bir cesaretle bunları
gönderdiğini bilmiyordum. Diğer mesajları da açtım, ama
başka yazılı mesaj yoktu. Diğer hepsi resimdi ve resimlerde
Özge çırılçıplaktı. Cep telefonunun kamerası ile
çektiği resimlerini bana mesaj olarak göndermişti. Resimlerde
amını, götünü, memelerini sergiliyordu. Göt deliğinin
ağzındaki uzamış kılları, amının pembe
ve etli dudaklarını, amının kenarında
çıkmış ve içi irinle iyice şişmiş sivilceyi,
dudaklarının üzerinde uzamış siyah tüyleri, meme
uçlarının başındaki minik tomurcukları...
Her bir mesajında bir resim göndermişti. En son mesajında da,
“Beni hayal ederek annemi sikmeni istiyorum. Annemi sikiyor olsan bile, o anda
aklında ben varsam, bu bile benim için yeterlidir. Çünkü ben hep seni
düşünerek kendimi boşaltıyorum!” diye yazmıştı.
Özge’nin bu deli cesaretine şaşırmıştım.
Aklında sadece ben vardım. Gönderdiği resimlere baktım
tekrar tekrar. Yarağım sertleşmişti. O anda ona mesaj
yazmak istedim. “Annen altımda zevkten inlerken, kulağıma senin
inlemelerinin sesi geliyor!” diye yazdım ve gönderdim.
Aradan 5 dakika geçmemişti ki, Özge’den cevap geldi. Demek ki sabahın
bu saatinde o da uyanıktı. İşe gitmesine daha çok
vardı çünkü. “Gerçekten mi? Yoksa şaka mı bu? Beni
kandırma. Sen de beni mi düşünüyorsun? Eğer doğruysa, seni
çok seviyorum!” yazıyordu. O sırada aklıma bir fikir geldi.
Banyoya geçtim, yarağım zaten sertleşmişti.
Sıvazlamaya başladım. Elimde telefon, Özge’nin resimlerine
bakıyordum. Göt deliğinin resimlerine baktım uzun uzun. Götünden
çok sikmiştim onu. Sonra amının resimlerine baktım.
Amcığının dudaklarını emdiğimi,
amını yaladığımı hayal ettim, 31 çekmeye
başladım. Kendimi kaybetmiş gibiydim.
Telefonumla o haldeyken yarağımın resimlerini çektim birkaç
sefer. Sonunda Özge’yi hayal ederek deli gibi boşaldım. Döllerim
büyük bir tazyikle banyonun duvarındaki fayanslara
sıçramıştı. Yarağımın kafasından döller
akarken, banyonun zeminindeki, duvarındaki döllerimi çektim. Sonra
bunları resimli mesaj olarak gönderdim Özge’ye.
Aradan gene 5 dakika geçmemişti ki, Özge bir mesaj daha gönderdi.
“Boşa akıttığın döllerinin amımı
sulayacağı günü iple çekiyorum!” diyordu. Sonra da, “Annemi kaç
zamandır sikiyorsun ama hamile kalamadı. Ama beni bir kere
amımdan siksen sana tosun gibi oğlanlar doğururum!” diye
yazmıştı. Onun bu sözleri beni azdırıyordu. Sabah sabah
31 çekmeme neden olmuştu tüm bunlar. En son bir mesaj yazdım,
“Bunları sil telefonundan, biri görebilir!” diye. Özge’den yanıt
gecikmedi. “Merak etme kimse göremez, ama silmeye de niyetim yok!” diye
yazmış, sonuna da gülme işaretleri koymuştu.
Duşun altına girdim. Sıcak suyu açıp yıkandım
güzelce. Duvara yapışmış döllerimi temizledim.
Kurulanıp çıktığımda karım da uyanmış,
yatakta oturuyordu. Yarı uykulu, yarı uyanıktı. “Bana
içirdin o zıkkımı, başım çatlıyor!” dedi. Sonra
da banyoya geçti. O tuvaletini yaparken benim uykum gelmişti. O ara
telefonum aklıma geldi. Lavabonun üzerinde kalmıştı.
Özge’ye dikkatli olmasını söylerken, ben dikkat etmiyordum asıl.
Banyoya daldım. Karım klozete oturmuş çişini yaparken,
“Tövbe tövbe, burada da mı rahat yok, ne yapıyorsun?” dedi. Cevap
vermeden lavabonun üzerindeki telefonumu aldım. İçeri geçip komodinin
üzerine koydum telefonumu ve uykuya daldım.
Saat 09:00 gibi karım uyandırdı. Giyinmiş,
hazırlanmıştı. Karım gene pardesüsünü giyinmiş,
eşarbıyla başını bağlamıştı. Akşam
ona şarap içirdiğim için çok sinirliydi halen. “Beni günaha soktun,
bu zamana kadar bu zıkkımın damlası değmedi
ağzıma, ama sen bana içirdin!” diyordu sürekli. Dün gece sikişin
de etkisiyle karım bir şey dememişti içki içmesine, ama
şimdi veryansın ediyordu.
Kahvaltıya indik. Çoğunlukla yabancılar vardı. Ama birkaç
masada Türk olduğu anlaşılan kişiler
kahvaltılarını yapıyordu. Karımla boş bir masaya
oturduk. Biraz sonra yanımızdaki boş masaya 50-55
yaşlarında bir kadınla, genç bir delikanlı oturdu. Çocuğun
kolları dövmeli, iki kulağı da küpeliydi. Kadının
omuzlarına dökülen civciv sarısı saçları vardı.
Kırmızı ip askılı bluz, dizlerinin altına gelen
siyah bir etek giymişti. Memelerinin çatalı görünüyordu. Önce
bunları Alman zannettim, ama sonra Türkçe konuştuklarını
duydum. Mümkün olduğunca sessiz konuşmaya çalışsalar da,
bazı konuşmalarını duyuyordum.
Kadın çocuğa, “Sana
para verdim, adam ettim. Ama senin yaptığına bak.
Kahvaltıdan sonra siktir ol git buradan. Eğer bir daha
karşıma çıkarsan ayaklarını
kırdırırım senin!” diye tehditkâr şekilde
konuşuyordu. Çocuksa ses etmeden önündeki tabaktan birşeyler yemeye
çalışıyordu. Kadına, “Tamam, oldu bir kere, affet beni,
söz, bir daha olmayacak...” dediğinde, kadın, “Ben diyeceğimi
dedim, gözüm görmek istemiyor seni, siktir git buradan!” dedi. Bir süre sonra
çocuk kalktı masadan. Kadın benim onları dinlediğimi fark
mı etmişti bilmiyorum, ama bizden yana sert bir yüzle
baktığını anladım. Bir bana, bir karıma
bakıyordu. Karım da bu konuşmaları duymuş ve
rahatsız olmuştu. Karım bana, “Osman, ben kalkmak istiyorum!”
dediğinde, “Olur!” dedim. Kadının bakışları
arasında kahvaltımızı bitirmeden kalktık masadan.
Çocuğun jigolo olduğunu anlamıştım.
Bahçeye çıkınca karım Esra’yı aradı. Esra
ablasının dün gece kendisiyle kavga ettiğini ve odadan
kovduğunu, bu yüzden bizim yatağımızda
yattığını söyledi. Karım kendi yatağında
yatılmasına çok kızdı. Ama Esra, ablasından
korktuğu için biz gelene kadar orada yatmaya devam edeceğini söyledi.
Karım, “Ne yapıyorsun sen evde, derslerine çalış!” derken,
Esra, “İnternette takılıyorum!” dedi. Ya birileriyle
konuşuyor, yada daha önce onu yakaladığım gibi porno
filmler izliyordu muhtemelen. Evde yalnızdı bütün gün çünkü. Karım
Özge’yi aradı daha sonra. Özge telefonu açar açmaz da ağzına
geleni söylemeye başladı. Belki bir dakika kadar sürdü
saydırması. Özge’nin birşey demeden
kapadığını anladım. Karım burnundan soluyordu.
Özge gece kardeşini odadan kovduktan sonra çırılçıplak
resimlerini çekip göndermişti bana. Sırf bunu yapmak için Esra’yı
odadan kovduğunu anlamıştım.
Birkaç dakika sonra telefonuma bir mesaj geldi. Özge göndermişti: “Annemi
iyi sikemiyorsun her halde, çok sinirli!” diye yazmıştı.
Karım mesaj okuduğumu görünce, kimden geldiğini sordu. “Hiç,
operatör göndermiş!” dedim yalandan. Karım gerçekten çok sinirliydi.
O sinirle dışarda daha fazla kalmak istemedi. Odamıza
çıktık yeniden. Odamız sabah
bıraktığımız gibiydi. Temizlikçiler henüz
gelmemişti bizim odaya. Karım üzerindekileri çıkarıp
ılık bir duş almak istediğini söyledi. O duşa girerken
ben de peşinden gittim. Onu rahatlatmak için sikmeliyim diyordum kendi
kendime. Hem Özge’nin mesajına da bozulmuştum.
Ilık suyun altında karıma sarıldım, vücudunu
okşadım. Karımın siniri azalıyordu gittikçe.
Ardından çömeldim ve amının dudaklarına yumuldum.
Onları vakumlayıp çekiyordum içime. Dilimi amının
derinlerine sokmaya çalışıyordum. Büyük zevk alıyordu
karım, hafiften inliyor, saçlarımı çekiyordu. Ellerim göt
yanaklarında dolaşıyordu. Yarağım kazık gibi
olmuştu. Ayağa kalktım ve karımı banyo
bataryasından tutundurarak domalttım. Su halen akıyordu
üzerimize. Arkasına geçtim, yarağımı sıvazladım
ve arkadan girdim amına. İlk anda bir zevk dalgası
yayıldı vücuduma.
Karımın belinden tutarak amında çalışmaya
başladım. Karımın tombul göt yanakları löpür löpür
sallanıyor ve akan suyun da etkisiyle kasıklarımdan
şiddetli ve tok 'Şlop, şlop, şlop!' sesleri geliyordu.
Karım kendini yarağıma yaslıyor, gözlerini
kapatmış, “Iğhh, ığhh, oğhh, ığmm!”
diyerek inliyordu. Küçük duş kabininin içinde bazen hızlı, bazen
yavaş şekilde dakikalarca siktim karımı.
Bir ara banyonun kapı aralığından birinin bize
baktığını sandım. Başımı çevirince
kapının arkasındaki bir gölge aniden kayboldu. Acaba biri mi
girmişti içeriye? Yoksa bana mı öyle gelmişti? Kimdi bu
şimdi, ne yapıyordu odada? Aklıma bu sorular takılsa da,
aldığım zevkle karımın amında çalışmaya
devam ettim. Akan suyun sesinden odanın kapısının
açılıp kapandığını duymamıştım.
Karım ise gözlerini kapatmış aldığı zevkle
inlerken olan bitenden habersizdi.
Bir ara karım, “Osman, geldin mi?” diye sorunca, “Az kaldı!” dedim.
Karım o zaman, “Yatağa geçelim!” dedi. Bu pozisyonda amına
boşalmamı istemiyordu. Amından çıktığım
zaman karım hızlı hareketlerle yatağa geçip sırt üstü
uzandı. Yatağa çıktım, bacaklarını omzuma
attım. Etli kalçalarından tuttum sıkıca,
yarağımı yavaş yavaş amına soktum.
Taşaklarıma kadar girdim içine, ardından hızlı
hızlı pompalamaya başladım. Çok keyif alıyordum.
Gittikçe hızlanmaya başladım. Karım memelerini
avuçlamış, onları sıkıyor, yoğuruyordu bir
taraftan. Fısıltıyla, “Oğhh, Osman, ığmm, kurban
olurum sana, ığmmm, kocam, her şeyim benim, oğhh, kurban
olduğum, ığhh!” deyip duruyordu. Bu söyledikleri beni daha da
azdırıyordu. Hızlandıkça hızlandım.
Karımın gittikçe kayganlaşan amı sayesinde
yarağım sanki yağ sürülmüş gibi kolayca girip
çıkıyordu. Altımızdaki yatak deli gibi sallanıyordu.
Yatak başının duvara vuruş sesleri gelmeye
başladı az sonra.
Aldığım keyifle gözlerimi kapadım, bir süre daha
çalıştım karımın amında. Ama şimdi pozisyonumu
değiştirmek istiyordum. Karımın omzumdaki
bacaklarını iyice geriye yatırdım, amından
çıktım. Bu şekilde götü iyice havaya dikilmiş, belinin
altı boşlukta kalmıştı, bir yastık koydum belinin
altına. Ellerimi yatağa dayadım iyice, bacaklarımı
uzattım, dizlerimi yatağa koydum. Açık duran amına soktum
yarağımı. Karım aldığı kilolar nedeniyle bu
pozisyonda pek rahat değildi, ama ben çok rahattım. Belimi indirip
kaldırarak yarağımı piston gibi sokup
çıkarıyordum amına. Karımın tombul memeleri löpür löpür
sallanırken, ben de hızlandıkça hızlandım. Bir süre
sonra karımdan gelen iniltiler artmaya başladı, “Ağhh,
uğhhh, aoğhh!” derken karım boşalmıştı. Ben
de son bir gayretle iyice yüklenmeye başladım. Karım
altımda iki büklüm olmuştu ve ben yüklendikçe vücudu
yaylanıyordu. Sonunda deli gibi boşaldım. Amına girip
çıktım bir süre daha, ama sonra karımın üzerine
yığıldım.
Karım geriye yatmış bacaklarını iyice havaya dikti
önce, sonra da ayaklarını belime doladı. Sıkı
sıkı sarılmış, boynumu, kulaklarımı öpüyordu.
“Kurban olurum sana, erkeğim, kocam!” diyordu. Elleri sırtımda
dolaşıyordu. Karımın yanına uzandım
sırtüstü, kalbim küt küt atıyordu. Yorganı çektim üzerimize,
halen ıslak olmamıza aldırmadan birbirimize sıkıca
sarılıp uykuya daldık.
Uyandığım vakit saat 14:00’e geliyordu. Epey uyumuştum,
öğle yemeğini bile kaçırmıştım. Karım ise
halen horlaya horlaya yatıyordu. Küçük bir duş aldım.
Şortumu giyinip çıktım odadan. Merdivenlerden inerken 40-45
yaşlarında orta boylu, şişman ve pembe yanaklı,
kapalı bir kadınla karşılaştım. Temizlikçiydi ve
beni görünce pembe yanakları daha da kızardı. “Pardon, bizim
odamız henüz temizlenmedi...” dediğimde, kadın ürkekçe, “Kaç
numaraydı?” diye sordu. Oda numaramı söylediğimde, “Şey,
ben gelmiştim...” dedi fısıldar gibi önce, ama hemen
ardından düzelterek, “Kusura bakmayın, tek kaldım bugün, hemen
temizlerim odanızı!” dedi. “Sağ olun ama şimdi karım
yatıyor, belki daha sonra olur!” dedim. Merdivenlerden inip
başımı kaldırdığımda onun da bana
baktığını gördüm. Evet, bu oydu. Karımla beni
sikişirken izlemişti banyo kapısının arkasından.
Havuza indiğimde fazla kalabalığın
olmadığını gördüm. Havuzun kenarındaki
şezlonglardan bazıları boştu, onlardan birine
yerleştim. Sağımdaki şezlongda sabahki kadın
vardı ve şimdi başının altına havluyu koymuş
yatıyordu. Kırmızı bikinisinin altı yandan ipliydi.
Üstü ise üçgen şeklinde boyundan bağlamalı. Kadının
yaşına rağmen dolgun memelerini kapatmaya yetmiyordu üçgen bikini.
Orta boylu, hafif toplu bir kadındı. Güneşin altında kala
kala güzelce yanmıştı.
Havuz başındaki bardan bira alıp şezlonga oturduğumda,
kadının uyandığını gördüm. Bana ve elimdeki
biraya baktı bir süre. Ben biramı yudumlarken, “Pardon
çakmağınız var mıydı?” diye sordu. Küçük çantamdan
çakmağımı çıkarıp uzattım kendisine.
Yakacağımı zannetmişti, ama yakmamıştım.
Sigarası ağzında öyle kalınca mecburen elimdeki
çakmağı aldı. Sigarasını yakıp suratıma
doğru üfledi dumanını. Çakmağı geri uzatırken,
“Teşekkür ederim, ama çok kabasınız!” dedi. Ben cevap vermedim.
Şezlongda sırtını geriye yaslayıp bacak bacak üstüne
atmış şekilde bir süre kaldı. Ayaklarını
sallıyordu, gergin bir hali vardı.
Bara geçip iki bira aldım geldim ve birini kendisine uzattım.
Güneş gözlüklerinin arkasından baktı bir süre, sonra da,
“Teşekkür ederim!” dedi. Bu şekilde muhabbet etme fırsatım
da olmuştu. Konuşmaya başladık. Adının Aydan
olduğunu ve İstanbul’dan geldiğini söyledi. Ev hanımı
olduğunu söyledi, ama inandırıcı gelmedi bana. Aydan tam
bir kaşardı, ev hanımına hiç benzemiyordu. Ben havuza
girmek istediğimi söyleyince, o da peşimden girdi havuza. Havuzun içi
kalabalık değildi. Birlikte yüzmeye başladık. Aydan bana
çok yakın yüzüyordu. Sikicisini kovmuş, şimdi yerine yeni birini
arıyordu anlaşılan.
“O kadın karınız mı?” diye sorunca, “Evet!” dedim.
“Hımmm!” dedi önce, sonra da, “Ama sizden yaşlı görünüyor!”
dedi. “Evet, doğru!” dedim sertçe, bu konuyu daha fazla konuşmak
istemediğimi belli ettim. Havuzun ortasına gelince
başını suyun altına sokup çıkarmaya başladı.
Çömelip kalkıyordu. Bir ara düşecek gibi oldu, kolumdan son anda
tutundu sıkıca. Onu tutup çektim. Kendini bana yaslıyordu. O
sırada koca memeleri göğsüme değdi, bir elini omzuma
diğerini ise karnıma atmıştı. “Ay, çok özür dilerim,
az kalsın düşüyordum!” dedi gülerek. “Önemli değil!” dedim sadece.
Islak bikinisinin altında Aydan’ın koca meme uçları belli
oluyordu. Etli ve sulu birer üzüm tanesi gibi olduklarını hayal ettim
o anda. Havuzun içinde koluma sarılmıştı sıkıca.
Bana yaslanıyordu devamlı, bu sırada da memeleri göğsüme
değip duruyordu. Havuzun içinde yarağım sertleşmeye
başlamıştı. Ben de onun oyunlarına
karşılık vermeye başladım. Oyun oynuyormuş gibi
yapıp vücudunu, kalçalarını elliyordum. Aydan bunları
yapmama dünden razıydı adeta.
Bir süre sonra havuzdan çıktık. Yarağım
sertleşmişti, ıslak şortumun altında belli oluyordu.
Şezlonga geçince kurulandık. Aydan kendisine krem sürmemi isteyince,
“Tabii!” dedim. Kremden elime bolca sürdüm ve kremlemeye başladım
vücudunu. Aydan şezlongda yüz üstü uzanmıştı,
sırtını, kalçalarını, bacaklarını kremledim.
Elimle götüne bastırdım, kasıklarında gezdirdim elimi.
Aydan ise hiçbir şey olmamış gibi bakıyordu bana.
Omuzlarını, kollarını da kremledikten sonra, Aydan, “Mersi,
ben size krem süreyim şimdi de!” dedi. Ona, “Önce şu sizi, bizi
kaldırsak nasıl olur?” dedim. Bir süre sessiz kaldı, sonra da,
“Ay, süper olur!” dedi gülerek. Sonra ona, “Şu kremleme işini senin
odada yapsak nasıl olur?” dedim. Aydan utanmış gibiydi, “Ay
bilmem ki, olur mu sence?” dedi gene gülerek. “Bence çok iyi olur!” dedim ve
kalkmasına yardım etmek için elinden tuttum. Aydan ince yazlık
elbisesini giyindi, ben de ıslak şortumun üzerine tişörtümü
giydim.
Bizim alt katımızda, arka tarafa bakan bir odada kalıyordu
Aydan. O odaya çıkarken, oda numarasını söyledi. Birkaç dakika
sonra da ben çıktım. Kapıyı çaldım, Aydan az sonra
açtı kapıyı. Elbisesini çıkarmış bikinisiyle
duruyordu. Üzerine güzel bir parfüm sıkmıştı. Perdeler
çekiliydi. Beline sarıldım önce, ardından dudaklarımız
birleşti. Öpüşmesini iyi biliyordu Aydan. Dilimi
ağzının içine soktum, dilimi biberon gibi emiyordu. Ben de
dudaklarını aynı şekilde emiyordum.
Aydan ellerini sırtımda gezdirirken, ben de götünün
yanaklarını okşuyordum. Sonra bikininin altından soktum
ellerimi. Aydan Kadriye gibi estetikli bir bebek olmadığından,
götünün yanakları da onunki gibi sert değildi. Yumuşak, tombul
göt yanaklarını sıkıp yoğuruyordum. Şortumun
içindeki yarağım iyice sertleşmişti şimdi.
Sağ elimin orta parmağını götünün yarığında
gezdirmeye başladım. Aydan dudaktan öpmeyi bırakmış,
gözleri kapalı başını sağa sola çeviriyor, hafifçe
inliyordu. Boynunu, yanaklarını, dudaklarının
kenarını öpücüklere boğuyor, etini emiyordum. Koca memeleri
göğsüme dokundukça içimdeki arzu daha da çoğalıyordu. Orta
parmağımı göt yarığına bastırmaya
başladım. Aydan’dan, “Iğmmm!” diye sürekli inlemeler gelmeye
başladı. O ara bana, “Çok mu azdın, karın yetmiyor mu sana?
Sik, parçala beni!” demeye başladı. O da çok istekliydi.
Ellerimi götünden çektim. Ardından bikinisinin altını
çıkarmak için çömeldim. Kenarları ipli bikiniyi yavaşça
sıyırdım bacaklarından. Beyaz bacaklarının
içindeki mavi damarları belli oluyordu Aydan’ın. Amının
üzerinde bir miktar kıl vardı. Ama traş olmadığı
için uzamış gibi görünmüyordu. Amının kılları
şekilliydi. Özellikle bu şekilde kesildiği belliydi. Bikinisinin
altını bacaklarından çıkarırken Aydan da elini arkaya
atıp üst parçasını açtı. Üçgen bikiniyi yere
fırlattığı zaman koca memeleri aşağı doğru
sallandı. Memeleri dolgundu, pörsümemişti, ama
sarkmıştı. Meme başları beyaz, uçları büyük ve
koyu pembeydi. Onu sırtüstü uzandırdım yatağa, ben de
soyundum.
Aydan kalkık yarağıma sessizce bakıyordu. Dizlerimi
yatağın üzerine dayadım, eğildim üzerine. Memelerini emmeye
başladım. Sağ elimle ise amını ovalıyordum. Am
dudakları büyük ve etliydi, yaşından dolayı
sarkmıştı ayrıca. Ama yine de amında gezinen elim
Aydan’ı çok mutlu ediyordu. O da o sırada boşta duran eliyle
alttan yarağımı kavradı. Yarağımı usul usul
sıvazlıyordu. Meme uçlarını emdikçe şişip
büyümeye başlamışlardı. Daha da koyulaşıyordu
meme uçları. Dilimi memelerinde gezdirdikçe, Aydan daha da yüksek perdeden
inlemeye başlamıştı şimdi. Yarağıma 31
çektiriyordu bu sırada. Amını yalamak istiyordum, bunu ona
söylediğimde, “Yala, lütfen, buna ihtiyacım var!” dedi.
Bacaklarının arasında dört ayaküstüne eğildim. Ellerimle
amını biraz daha ayırdım ve etli am dudaklarına
yumuldum. O anda Aydan’dan, “Iğmm, ayy, uğhh!” sesleri gelmeye
başladı. Bacaklarını sağa sola oynatıyor,
saçlarımı okşuyordu sürekli. Amı genişti, dilimi içine
soktum, sıcaklığını hissettim. Am dudakları koyu
kahverengi, ama amının içi koyu pembeydi. Aydan deli gibi inliyordu.
Amının pembeliği beni çok azdırmıştı o anda.
Hiç amını sikmeden sadece yalamak istiyordum. Amı
yalandıkça sulanıyordu. Sulandıkça daha çok yalamak istiyordum.
Zevk sıvıları dudaklarımı iyice
ıslatmıştı.
Aydan bacaklarını açabildiği kadar açtı. Amının
diline dilimin ucuyla dokundukça, Aydan, “Ağhh, ığhh,
uğhh!” diye diye ağlamayla inleme arası sesler
çıkartıyordu. Nefes alışları sıklaştı,
saçlarımı sıkıp bırakıyordu. “Uğhh,
ağhh, ayy, çok güzel, ığmm!” sesleri eşliğinde vücudu
titremeye, sarsılmaya başladı. Boşalması uzun
sürdü Aydan’ın. Ara ara küçük çığlıklar atarak,
saçlarımı koparacakmış gibi çekerek boşaldı.
Sonunda sakinleşmişti. Uzun uzun, “Uğhhh!” diye iç çeker gibi
yaptı. Kendini serbest bırakınca yatağın üzerinde
cansız gibi kaldı.
Doğruldum ve yatağın üzerinde oturdum. Aydan gözlerini bir
açıp bir kapatarak, “Çok güzeldi!” dedi. Eğilip meme
uçlarını emdim. Bu sırada “Ay, gıdıklanıyorum,
yapma!” diyordu. Yarağımdan zevk sıvıları geliyordu.
İçine girmek istiyordum şimdi. Aydan, “Beni sikmesen de olur, içime
girmiş kadar oldun!” dediğinde, “Ama bunun zevki başka olur!”
diyerek bacaklarını ayırdım ve klasik pozisyonda girdim
amına. Amı sulanmış ve kayganlaşmış
olduğundan içine rahatça girip çıkabiliyordum.
Hiç hızlı hareket etmeden, belimi oynayarak amına girip
çıkmaya başladım. Aydan altımda kalmış, elleri
götümün yanaklarında, belimde dolaşıyor, omuzlarımı,
boynumu öpüyordu. Koca memeleri göğsümün altında
yassılaşmıştı. Aydan bir süre sonra
ayaklarını belime doladı, kollarıyla da sıkıca
sarıldı sırtıma. Bense aynı şekilde
çalışmaya devam ettim amında. Birkaç dakika süren bu
sikişimiz sonunda benim sarsılarak boşalmamla bittiğinde,
Aydan nefesimi kesecekmiş gibi sıkıca
sarılmıştı bana.
Amından çıktım, yemekten önce karımı siktiğimden
kalan bir miktar dölümü Aydan’ın amına akıttım. Aydan
yatakta hareket etmeden yatıyor, gözleriyle beni takip ediyordu.
Dudaklarına bir öpücük kondurarak banyoya geçtim. Suyu iyice açıp
duşun altında kaldım bir süre. Güzelce yıkandım. Banyo
sıcak suyun buharıyla dolmuştu.
Belime havluyu dolayıp içeri geçtim. Aydan bir sigara
yakmıştı. Aynı sigaradan ben de birkaç nefes çektim. Ona,
“Sabahki çocuk jigolon muydu?” diye sordum. Önce cevap vermek istemedi, sonra
bana baktı bir süre. “Evet, amına koyduğumun çocuğuna bir
dünya para yedirdim. Ama o gitti elin Alman’ını sikti. Hem de bu
odada, benim yatağımda, gözlerimin önünde. Ben de kovdum onu!” dedi.
Burnundan soluyordu Aydan.
“Ev hanımına benzemiyorsun?” dediğimde, “Sen de dedektif gibisin
ha!” dedi gülerek. Sonra da, “İstanbul’da sanat galerim var, kocamla
birlikte çalışıyorum!” dediğinde çok
şaşırdım. “Sen evli misin? Nasıl yani, elin
adamıyla buraya geldiğini kocan bilmiyor mu?” diye
şaşkınlığımı belli ettim. Aydan kahkahalarla
gülmeye başladı.
“Bilmez olur mu? Biliyor tabii, biz 25 yıllık evliyiz. Böyle
şeyleri aştık biz aşkım. Hayatımıza renk
katmak için birkaç sene evvel başkalarıyla sevişmeye, eş
değiştirmeye başladık. Kocam çok
yakışıklıdır, ayrıca çok da çapkındır.
Senelerce en yakın arkadaşlarımla yattığını
biliyordum zaten. Benim de ufak ufak çapkınlıklarım olmuyor
değildi. Sonra bir gün evliliğimizin gittikçe
monotonlaştığını gördük. Kocam başkalarıyla
sevişmekten bahsedince önce tiksindim, ama sonra neden olmasın dedim.
O zaman grup seks partileri düzenlemeye başladık. Yerli yabancı
misafirlerimiz oluyor, onlarla seks partileri yapıp eş
değiştiriyoruz!” dedi.
Söyledikleri midemi bulandırdı. Karı koca aynı evin içinde
başka erkek ve kadınlarla sikişiyordu. Aydan yüzüme bakıp
aklımdan geçenleri okumuştu. “Hayatım, beni orospu olarak görme.
Bu işi yapanlar öyle dandik insanlar değil. Hepsi hali vakti yerinde,
eğitimli, kültürlü, kariyerli insanlar. Sadece bu sıkıcı
hayattan birkaç saatliğine uzaklaşmak istiyorlar hepsi bu. Ben
kocamı çok seviyorum. Ondan başka bir erkekle aynı evi
paylaşamam. Başka erkeklerle sevişsem de kocamı sevmeye
devam ediyorum!” dedi. Sonra bana bakıp, “İstanbul’a gelirsen haberim
olsun. Senin de içinde olduğun bir parti yaparız!” dedi gülerek.
Ben de karımı başkalarıyla aldatmıştım,
hatta Aysel ve Zehra hocanın önünde sikmiştim karımı. Ama
karımın beni aldatmasını düşünemiyordum. “Gerek yok,
sağ ol!” dedim Aydan’a. Aydan, “Karın kapalı ama çok hoş
bir kadın. Benim zaman zaman lezbiyen ilişkilerim de oldu.
Doğrusu karın tam bir dişi. Onu takma yarakla sikmek isterdim!”
dedi kahkahayla.
“Saçma sapan konuşma!” dedim Aydan’a. Beni kızdırmaya
başlamıştı. “Hayır, çok ciddiyim. Çok güzel bir
kadın. Kapalı olması ona olan merakımı da
artırıyor doğrusu. Benim evimin temizlikçisi bir kadın var,
o da senin karın gibi kapalı. Ama çok sağlam sikişiyor.
Onun da katıldığı epey parti yaptık, bu işten iyi
para kazanıyor. Biz zevk için yapıyoruz, ama ona para ödüyoruz.
Geçenlerde bir daire aldı peşin paraya. Bak, bence bu gece üçümüz bir
grup yapsak çok güzel olacak. Hem benim yanımda takma yarak da var.
Lazım olur diye yanımda getirmiştim!” dedi kahkahayla.
Bir sigara yakıp derin nefesler çekmeye başladım. Aydan sürekli
aynı şeyleri tekrarlayıp duruyordu. Ona, “Çocuğu niye
kovdun, baksana kadını gözünün önünde sikiyormuş, sen de
katılsaydın ya!” dediğimde, “Prensip meselesi hayatım,
benim prensiplerim var!” diye kestirip attı.
Üzerimi giyinip çıkarken, Aydan, “Dediklerimi mutlaka düşün, çok zevk
alırız birlikte, hem sizin için de değişiklik olur!” dedi.
Odasından çıktım, odama doğru yürürken, acaba Aydan
saçmalıyor mu, yoksa dediği gibi bundan büyük zevk mi
alırız diye düşünmeye başladım...
[Osman]
|